SIKÇA SORULAN SORULAR (SSS)
1. ICF nedir?
İşlevsellik, Yetiyitimi ve Sağlığın Uluslararası Sınıflandırılması (ICF) Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından 2001 yılında geliştirilmiş bir sınıflandırma sistemidir. ICF’nin genel amacı, sağlık ve sağlıkla ilgili durumların tanımlanması için ortak, standart bir dil ve çerçeve oluşturmak ve bireylerin bütüncül olarak değerlendirmelerinin sağlanmasıdır.
2. ICF’yi hekimler dışında başka kimler kullanabilir?
ICF, DSÖ tarafından geliştirilmesi sebebiyle sadece sağlık profesyonellerinde kullanıldığı görüşü yaygındır. Ancak bunun aksine ICF, çocuk gelişimciler, hemşireler, öğretmenler, psikologlar, sosyal çalışmacılar, istatistikçiler, politika yapıcılar, hak savunucuları vb. bireye hizmet sunan tüm profesyoneller tarafından kullanabilir.
3. ICF i öğretmen olarak kullanmak bana ne sağlar?
Genel eğitim sistemi içinde özel gereksinimlerin belirlenmesi ve bütünleştirme çalışmalarında ICF kullanımı; öğrencinin katılım düzeyi ve çevresel etmenlerinin de değerlendirmede göz önünde bulundurulmasını sağlar. Mevcut eğitim sistemlerinde, akademik performans öncelik alırken, öğrencinin katılımı ve becerileri ikinci planda kalmaktadır. Oysa öğrencinin içinde bulunduğu çevresel etmenler, sağlık durumu, kişisel etmenleri ve katılımı eğitim yaşantısına ilişkin öğretmenlere önemli bilgi sağlar.
ICF, öğretmenlerin öğrencilerine ilişkin çok daha detaylı bilgi edinmesine ve kapsayıcı bir tutum sergileyebilmek ne yardımcı olur.
4. ICF ile bir öğrencinin değerlendirilmesinde neleri göz önünde bulundurmalıyım?
ICF ile değerlendirmede başlangıç noktasında “katılım düzeyi” nin önceliklenmesi önerilir. Bir tanı (teşhir) her çocuk için aynı uygulama, destek programlar anlamına gelmemektedir. Her çocuğun içinde bulunduğu çevresel şartlar bir diğerinden farklıdır ve tanı her bir öğrencinin özel gereksinimini bu çevresel faktörlere bağlı olarak farklılaşır.
5. ICF ne getiriyor?
ICF, bir ekipteki farklı aktörlerin (ebeveynler dahil) iletişim kurmak için kullanabileceği ortak bir dil sağlar. Bu bilginin ortak olarak yapılandırması sağlar. Bu aynı zamanda kaynak tasarrufu sağlar. Birden fazla uzmanın farklı bakış açıları ve değerlendirmeleri hem zana kazandırır ve hem de bütüncül bakışı kolaylaştırır.
ICF katılıma odaklanır, yani en iyi durumda, profesyoneller (çocuk ve ebeveynler için) anlamlı katılım hedefleriyle ilgili olarak koordinasyon sağlar. Bu, desteği koordine eder (çünkü ideal durumda, dahil olan TÜM ekip üyeleri (ebeveynler dahil) ORTAK hedefler oluşturur.
Katılım hedeflerine odaklanmak, hedeflerin etkililiği ve anlamlılığına ilişkin ortak görüşü de keskinleştirir. Bu nedenle, uzun vadede katılımın artması da beklenebilir.
6. Ortak dil kullanımı, uzmanların uzmanlık alanlarından vazgeçmeleri gerektiği anlamına mı geliyor?
Elbette doktorlar, psikologlar, eğitimciler, terapistler... kendi özel teknik dillerini ve uzmanlıklarını kullanmaya devam edebilirler ve etmelidirler. Ancak ICF aracılığıyla, kendi aralarındaki alışverişi kolaylaştıran ortak bir dil de olmalıdır. Ancak bazı durumlarda "çift" kodlama da gerekli olacaktır: hem teknik dilde hem de ekip için ortak dilde.
ICF, profesyonel terminolojinin yerini almaz, ancak bu oldukça karmaşık kodları ortak bir dille tamamlar.
7. ICF’nin standart testlerden farkı nedir?
Standart testler öğrenciye bir puanı vermeye odaklanır. Test puanı, bir gösterge içermediğinden destek eğitim, tedavi, rehabilitasyon vb. programlar için bir başlangıç noktası olmada yetersiz kalır ve öğrenciyi etiketlemeye yönlendirir.
8. ICF uygulamalarından sonra elde edilen puanları nasıl değerlendirmeliyim?
ICF değerlendirmesi, profesyonellere bir puan vermez. Gözleme dayalı değerlendirmelere bağlı olarak beceri düzeylerine yönelik göstergelerin belirlenmesini sağlar.
9. ICF sisteminde başlangıç noktası ne olmalı?
ICF başlangıç noktası katılım hedefinin belirlenmesi olmalıdır. Öğrencinin katılım hedefinin belirlenmesi, gözleme dayalı net göstergeler oluşturmayı gerektiğinden tam bir başlangıç noktası oluşturur.
10. ICF’yi yetersizliği olsun ya da olmasın her çocuğu tanımada kullanabilir miyiz? Yani ICF ile riskli bir durumdaki çocuğu da belirleyebilir miyiz?
Bir çocuğun sağlık durumu ve buna bağlı işlevleri bize çocuğu tanıma ve olası riskleri tespit etmede bilgi sağlar. Ayrıca ICF ile sağlık problemi dışında bu durumun işlevselliğine ve katılımına etki edip etmediği yani onun gereksinimlerini belirlemeye yardımcı olur. ICF, öğrencinin güçlü yanlarını da profesyonellerin değerlendirmeye yönlendirir.
11. ICF yi kullanmak öğrencilerimizi ve biz öğretmenleri nasıl destekleyebilir?
ICF, özellikle de özel gereksinimi olan öğrencilerle çalışan öğretmenler için çocuğu tanıma ve katılım hedeflerini belirleyebilme adına önemli katkılar sunar. ICF, bir öğrencinin yapamadığı şeylerden ziyade gereksinimlerinin belirlenmesi ve güçlü olduğu yanların tespit edilmesi öğrenciler için daha anlamlı hedefler belirleyebilme konusunda öğretmeni ve dolayısıyla süreç sonunda öğrenciyi destekler. Aynı zamanda ICF uygulamaları disiplinlerüstü ve ailenin yer aldığı ekip tarafından yapıldığından, öğrenciyi bütüncül değerlendirmek, izlemek ve destekleme imkanı tanır.
12. ICF içerisinde sağlıkla ilgili çok fazla terim var. Bunlar eğitim süreçleri için kolaylaştırılabilir mi?
ICF’in temel felsefesi farklı disiplinlerin ortak bir dil kullanmalarının sağlanmasıdır. İlk kullanımlarda zor görünse de, süreçte aynı dili konuşmak mesleki yaşamınızı ve doğumunuzu olumlu etkileyecektir. Aşağıdaki iki linkten kolaylaştırılmış ifadelere ücretsiz olarak ulaşabilirsiniz. https://www.icf-school.eu/images/outputs/o2/icf_brochure_tr.pdf http://www.thefirst1000days.net/TR/QuickGuidetoICF.html
13. Katılım kavramı bazen çok karmaşa yaratabiliyor. ICF ile katılımı nasıl destekleriz?
Katılım; yaşamın içinde olmaktır, işlevselliğin toplumsal boyutunu temsil eder (DSÖ, 2011). Pretis, Kopp-Sixt ve Mechtel (2019) katılımın “Herhangi bir sağlık sorunu olmayan çocuk ve gençlerin genellikle yaptıkları gibi, gelişimsel güçlük yaşayan çocuk ve gençlerin ilişkili yaşam alanlarında yapabilecekleri her şey” olarak anlaşılmasını önermektedir.
ICF, bireyin gereksinimlerini ve bu gereksinimlerinden kaynaklı olarak katılım hedeflerini belirlemede bize ortak bir dil ve eşsiz örnekler sunulabilmektedir. Dolayısıyla ICF kullanarak bireyin katılımı konusunda anlamlı hedefler belirleme ve bunları uygulamada fırsatlar yaratabiliriz.
Konu ile doğrudan ilgili bir kaynak Türkçeye çevrilmiştir. Bu kaynaktan yararlanabilirsiniz. Er, D. M. (2022). ICF Kolaylaştı; Katılım Hedeflerini planlayın, uygulayın, gözden geçirin. Eğiten Kitap, Ankara.
14. Çocuk için yapılan testler ve değerlendirmeler ile ICF’yi ilişkilendirebilir miyiz?
Bu konuda literatürde yapılan bazı bilimsel çalışmalar mevcuttur. Ancak ülkemizde uyarlaması yapılmış versiyonları için yapılmış olanlar kullanılmalıdır.
15. Yapılan testler ve incelemeler ile ICF arasındaki ilişki nedir?
Eğitimciler okuma ve heceleme testleri yapar, psikologlar zeka testleri yapar, doktorlar laboratuvar testleri yapar vb. Bu sonuçlar ICF ile nasıl bağdaştırılabilir?
Her şeyden önce: Ölçüm yöntemlerinin çoğu ICFin geliştirilmesinden önceki zamanlara aittir, bu nedenle kullanılan terminoloji zorlukla uzaklaştırılabilir. Bireysel seçici prosedürler söz konusu olduğunda (kan basıncı, hormon durumu, solunum hacmi, kas tonusu, vb.), kaydedilen yapılar terminolojik olarak ICF'nin bireysel öğelerine karşılık geldiğinden atamalar genellikle kolaydır. Bu durumda, test sonuçları genellikle doğrudan bireysel sağlık bileşenlerine veya öğelerine atanabilir.
Yani bedensel işlevleri ölçmeyi amaçlayan okuma ve heceleme testleri (yani burada ve şimdi durumsal okuma değil, genel okuma yeteneği), örneğin daha yüksek bilişsel işlevler
Farklı alanları veya bileşenleri belirten "geniş bant testlerini" ölçmek daha zor hale gelir: Bu, örneğin "geliştirme testleri" için geçerlidir. Burada bir profesyonel olarak, bir testin gelişim alanının hangi sağlık bileşenine en uygun olduğuna ayrıntılı olarak karar vermelisiniz. Bazen öğe düzeyinde atamalar yapmak da gerekli olacaktır.
16. ICF için destekleyici araç gereçleri ve kaynakları nerede bulabilirim?
ICF’yi kullanmak için destekleyici çeşitli araçlar mevcuttur.
ICF Türkçe versiyonu online olarak ulaşabilirsiniz. https://apps.who.int/iris/bitstream/handle/10665/42407/9241545429_tur.pdf
Ayrıca sizlere bu konuda genş kaynaklar sunan bazı AB projeleri erişim bilgileri şunlardır:
17. ICF’yi kullanmak öğretmenlerin kapsayıcı düşünme yeterliklerini ve uygulamalarını nasıl destekler?
ICF, engelliliği basitleştirilmiş bir biçimde, bir kişi ve çevresi arasındaki etkileşim (çevresindeki tüm kişilerin tutumları dahil) olarak ele alır.
İlk adımda ICF ile birlikte çalışmak, bir kişinin ilgili çevresel koşullarını destekleyici ve zorlayıcı olarak kaydetmeyi amaçladığı için, ICF bireyin tüm çevresini inceleyen kapsayıcı bir araç olarak göze çarpar. Kapsayıcılık, tüm insanlar için uygun katılım fırsatları sağlayan (çevresel) bir sistem özelliği olarak görülür. Öğretmenler de öğrencisinin çevresel koşullarını iyi tanımladığında somut değişiklikler yapmaya yeterliliği artar ve kapsayıcı bir eğitim ortamı sunabilir.
18. Eğitim planlarımızı yaparken ICF kodlarından nasıl yararlanabiliriz?
ICF kodları sizin diğer profesyonellerde iletişiminizi kolaylaştırır. Kodların gözleme dayalı net göstergelerle belirlenmesi sizi doğrudan program, destek hizmete yönlendirir. Gözden kaçan gereksinimleri hatırlamanızı, ailelerden aldığınız bilgiyi göstergeye çevirmenizi sağlar.
19. Ekip olarak ortak hedefler belirlemeli miyiz?
ICF’de hedeflerin ekip olarak belirlenmesi esastır. Yoğun çalışma temposunda bunu fırsatı oluşturmak zor olabilir. Ancak ekiple oluşturulan hedef bütüncül yaklaşımı sağlayabilen tek yol olacaktır.
20. ICF ülkemizde yasal düzenlemelerde yer alıyor mu?
“Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme” Türkiye’de 27 Ocak 1995 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanmış ve yürürlüğe girmiştir. Sözleşmede Madde 23’de yer alan “Taraf Devletler zihinsel yada bedensel engelli çocukların saygınlıklarını güvence altına alan, özgüvenlerini geliştiren ve toplumsal yaşama etkin biçimde katılmalarını kolaylaştıran şartlar altında eksiksiz bir yaşama sahip olmalarını kabul ederler.” ifadesi tüm çocukların toplumsal yaşamda etkin katılımla yer alma hakkını vurgulamakta (RG, 27 Ocak 1995 tarih ve 22184 sayılı RG Çocuk Haklarına Dair Sözleşme) ve ülkemizdeki çocukların katılım haklarını güvence altına almaktadır.
Ülkemizde ICF nin yasal düzeyde uygulanmasına yönelik mevzuat incelendiğinde karşımıza üç yönetmelik çıkmaktadır. İlki, 16 Temmuz 2006 tarih ve 26230 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliktir. Aynı yönetmelikte, (16 Aralık 2010 tarih ve 27787 Sayı, 14 Ocak 2012 Tarih ve 28173 Sayı, 30 Mart 2013 Tarih ve 28603 Sayı) iki farklı tarihte değişiklik olmuş ancak bu değişiklikler ICF ye yönelik olmamıştır. Yönetmelikte, Engelliliğin sınıflandırılması başlığı altında “Madde 5–(1) Özürlülere ilişkin sınıflandırma çalışmalarında, sınıflandırma sistemi olarak; Dünya Sağlık Örgütü tarafından sağlık ve sağlıkla ilgili durumların tanımlanması için ortak standart bir dil ve çerçeve oluşturmak amacı ile geliştirilen ve insanın işlevselliği ve kısıtlılıklarla ilgili durumlarının tanımlanmasını sağlayan çok kapsamlı uluslararası bir sınıflandırma sistemi olan İşlevsellik Yetiyitimi ve Sağlığın Uluslararası Sınıflandırması esas alınır. (2) Özürlülerin sağlığı ile ilgili durumlarının tanımlanmasında ve her türlü bilginin kodlanmasında, çeşitli disiplinler ve hizmetler açısından verilerin toplanmasında, kaydedilmesinde ve karşılaştırılmasında, özürlülerin tedavisi, rehabilitasyonu, eğitimi ve istihdamı ile ilgili hizmetlerin değerlendirilmesinde, planlanmasında İşlevsellik Yetiyitimi ve Sağlığın Uluslararası Sınıflandırması sisteminin kullanılması amacıyla eğitim, öğretim, uygulama ve yaygınlaştırma hizmetleri Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının koordinatörlüğünde, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum örgütleri, üniversiteler ve ilgili meslek kuruluşlarının işbirliği ile yürütülür.” ifadesi ile ICF’ye gönderme yapılmaktadır.
İkinci olarak; “Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” (ÇÖZGER) 20 Şubat 2019 Tarihli ve 30692 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Yönetmeliğin “Gereksinim değerlendirmesi” başlığı altında, “Madde 5 – (1) Özel gereksinimi olan çocuklara ilişkin değerlendirme çalışmalarında, sınıflandırma sistemi olarak Çocuklar İçin İşlevsellik Yetiyitimi ve Sağlığın Uluslararası Sınıflandırması (ICF-CY) temel alınır.” ifadesi yer almaktadır. Üçüncü olarak da, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik, 20 Şubat 2019 tarih ve 30692 sayılı Resmî Gazete yayınlanmış olup, “Engellilik durum değerlendirmesi” başlığı altında “Madde 5 – (1) Engelli bireylere ilişkin değerlendirme çalışmalarında, sınıflandırma sistemi olarak İşlevsellik Yetiyitimi ve Sağlığın Uluslararası Sınıflandırması (ICF) kullanılır.” ifadeleri bulunmaktadır. Mevcut yasal düzenlemeler gereği özel gereksinimi olan bireylerin “ICF” temelinde değerlendirilme zorunluluğu olduğu görülmektedir.